Neden Yorgun Hissediyorum? Kronik Yorgunluk Sendromu

Sürekli yorgun hissetmenin pek çok nedeni olabilir. Bunlar fiziksel, zihinsel ve ruhsal olabilir. Arka arkaya üç toplantı yapmışsınızdır, final dönemindesinizdir, bütün evi temizlemişsinizdir, ağır bir hastalık geçirmişsinizdir, üç gecedir küçük sıpa uyutmuyordur veya kalabalık bir davet vermişsinizdir. Bunları yaparsanız veya bu durumlara maruz kalırsanız tabii ki yorulursunuz.

Burada sözünü ettiğimiz yorgunluk yeterince dinlendiğiniz halde, sebepsiz yere kendinizi yorgun hissetmeniz. Eğer sürekli halsiz, bitkin, enerjisiz ve yorgun hissediyorsanız ve bu durum en az altı aydır devam ediyorsa sizde kronik yorgunluk sendromu olabilir.

Kronik Yorgunluğa Neler Sebep Olabilir? Bazı fiziksel hastalıklar sebep olabilir. Örneğin; Romatizmalar, tiroid sorunları, gastrointestinal sorunlar, fibromiyalji, enfeksiyonlar, organ yetmezlikleri, kas-iskelet sistemi hastalıkları, biyo-ritm bozukluğu veya kanserler vb…

Bunun dışında, uyku bozuklukları, yeme bozuklukları, dengesiz ve yetersiz beslenme, yetersiz egzersiz yapma veya aşırı hareketsizlik, vitamin ve mineral eksiklikleri de kronik yorgunluğa neden olabilir.

Kronik yorgunluk gibi bir sorununuz varsa, önce fiziksel sebepler için uzman doktorlara başvurmanız, tıbbi çareler aramanız, gerekli görülen kan tahlillerini ve testleri yaptırmanız gerekir.

Fakat fiziksel hiçbir sorun yokken, zihinsel olarak da yeterince dinlenebiliyorken bu sorunlar devam ediyorsa, öncelikle mutlaka yeterli ve zamanında uyku uyumaya, dengeli yemek yemeye ve az da olsa egzersiz yapmaya çalışın. Ayrıca, uyurken ağızdan değil, burundan nefes alıp verin.

Tüm kontrollere ve önlemlere rağmen, enerjiniz yine de çok azsa ve altı aydan uzun sürüyorsa, yorgunluğunuzun altında ruhsal nedenler yatıyor olabilir. Tıpkı bedenimiz gibi, ruhumuz da dinlenme ihtiyacı duyar ve bakım ister.

Gün içinde düzenli ve sık molalar verin. Nefes egzersizleri yapmayı ve bedeninizi gevşetmeyi unutmayın. Bunlar sadece birkaç dakikanızı alacak çalışmalar. Sonuçta işi gücü bırakıp koşuya çıkmayacaksınız veya pilates yapmayacaksınız. En nihayetinde yaptığınız işe kısacık bir ara vereceksiniz.

Kavga kıyamet TV programlarından ve sürekli olumsuzlukların pompalandığı haber programlarından olabildiğince uzak durun. Kendiniz için güzel bir şeyler yapın. Büyük ve şık bir su bardağı alarak bol bol su için. Bitki çayları yapın ve mutlaka dinlendirici müzikler dinleyin.

Ne yapıyorsanız ona odaklanın, geçmiş ve gelecekle fazla haşır neşir olmayın. Geçmiş zaten geçti, geleceği de gelince düşünürsünüz. Özetle ve moda tabiriyle anda kalın. Meditasyon ve mindfulness için zaman ayırın (Bunlar için ayrı yazılar hazırladım, ilginizi çekerse bakabilirsiniz.)

Yetişemediğiniz durum ve zamanlarda mutlaka yardım alın, sorumluluklarınızı paylaşmaya çalışın. Herkese yardım edeceğim diye kendinizi aşırı yormayın. Çocuklarınızla, eşinizle, ailenizle, arkadaşlarınızla, meslektaşlarınızla görev paylaşımı yapın. Kaç yaşına geldiniz bilmiyorum ama artık bir zahmet “hayır” demeyi öğrenin.

Öfkelenmeyi bırakın, ona buna kızıp durmanın hiçbir anlamı yok. Çünkü öfke sizi üzer, ruhunuzu yorar; inanın öfkelendiğiniz kişiye hiçbir zararı olmaz. Affedin, olmadı terk edin. Ama kimsenin sizi gereksiz yere üzmesine izin vermeyin. Aileniz ve patronunuz bile olsa.

Mümkünse bir hobi edinin, zihninizi boşaltmaya, ruhunuzu dinlendirmeye yarar. Ama uğraşılarınızı da mükemmel bir şekilde yapmaya çalışmayın.

Zira, kronik yorgunluk sendromu, en çok aşırı empati kuran, hassas, duyarlı ve mükemmeliyetçi insanlara; özellikle 30-50 yaş arası kadınlarda görülmektedir.

Eğer bu yöntemlerle kronik yorgunluğunuzdan kurtulamıyorsanız, psikolojik destek almanızda yarar var, belki geçmişin ve bugünün üzerinden geçmekte yarar vardır.

Referanslar:

Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul

Dr. Erhan Özel

Sevgi ve sağlıkla kalın,

Şebnem Kartal

Uzman Psikolog -Yazar